Ani kalp durmasına anında müdahale artık mümkün

Ülkemizde, kalp hastalıkları tüm ölüm nedenleri içinde ilk sırada yer alıyor. En sık görülen sebep ise “ani kalp durması” olarak belirtiliyor. Anında müdahalenin şart olduğu bu durumda, kişiyi hayata döndürebilecek mucize bir cihaz var: Otomatik Eksternal Defibrilatör (OED)

 

Ani Kalp Durması Nedir?

Kalp ve damar hastalıkları, başlıca ölüm nedenleri olarak düşünülen trafik kazaları, kanser ve AIDS’ten çok daha fazla ölüme sebep olmaktadır. Avrupa ve ABD’nin yanı sıra ülkemizde de kalp hastalıkları ölüm nedenleri içinde birinci sırada yer almaktadır. Bu ölümlerin yarısından fazlası ise “ani kalp durması” sonucu gerçekleşmektedir. Ani kalp durması kalbin; beynin ve vücudun ihtiyacı olan kanı pompalayamaz hale gelmesi olarak tanımlanmaktadır. Kalpte meydana gelen bir elektriksel bozukluk sonucu kalpte ritim bozukluğu oluşur ve kalp işlevini yerine getiremez hale gelir. Bu durum çoğu zaman kalp atışının düzensiz hale gelmesi (Ventriküler Fibrilasyon) ya da aşırı hızlanması (Ventriküler Taşikardi) şeklinde gerçekleşir.

Kalp krizi, boğulma, travma, elektrik çarpması, solunumun durması, aşırı stres, ani duygusal değişiklikler ve aşırı fiziksel aktivite gibi nedenlerden kaynaklanan ani kalp durması, kadın-erkek, genç-yaşlı çok geniş bir kitlede görülmekte, sağlıklı görünen bir kişinin bile hiç beklenmedik bir anda başına gelebilmektedir.

Nasıl Müdahale Edilir?

Ani kalp durması geçiren bir kişiyi yaşama döndürebilecek tek etkili müdahale, ilk birkaç dakika içinde defibrilasyon ve temel yaşam desteği (kalp masajı ve suni solunum) uygulanmasıdır. Temel yaşam desteği, profesyonel yardım gelene kadar zaman kazanılmasını amaçlar, defibrilasyona destek olarak uygulanır. Bu nedenle ani kalp durması için tek başına bir müdahale yöntemi değildir.

Her Saniye Çok Önemli

Bir kişi ani kalp durması geçirdiğinde her saniye kritiktir, çünkü araştırmalara göre müdahale edilmeden geçen her dakika ile kişinin yaşama dönme şansı yaklaşık %10 azalmaktadır. Erken defibrilasyonun, ani kalp durması geçiren kişinin hayata dönmesinde en önemli etken olduğu belirtilmektedir. Tıp otoriteleri, defibrilasyonun mümkün olan en kısa zamanda, tercihen ilk 3 ila 5 dakika içinde uygulanmasının gerektiği konusunda hemfikirdir. Yoğun trafik ve uzak mesafenin yanı sıra merdiven, kapı, asansör gibi iç mekan engelleri hastaya zamanında ulaşılamamasına neden olmakta ve en hızlı tıbbi müdahale ekibinin bile hastaya bu süre içinde ulaşması çoğu zaman mümkün olmamaktadır. Bu da, hayat kurtaran defibrilasyonun olay yerinde ve orada bulunan kişiler tarafından uygulanması gerekliliğini doğurmuştur.

Otomatik Defibrilatörler

Hayat kurtaran defibrilasyonun hastaya anında ve yerinde uygulanabilmesi için otomatik eksternal defibrilatörler (OED) geliştirilmiştir. OED’ler, sağlık personeli olmayan kişiler tarafından da kullanılabilen özel defibrilatörlerdir.

OED cihazı kullanıcıyı sesli ve görsel komutlarla yönlendirir, kullanımı son derece kolay ve güvenlidir. Kalp ritmini analiz ederek hastanın elektroşoka ihtiyacı olup olmadığını belirler. Elektroşokun gerekli olduğu durumlarda otomatik olarak şoku hazırlar ve düğmeye basılması ile şoku uygular. Elektroşokun gerekli olmadığı durumlarda ise şok uygulanamaz.

 

Nerelerde Bulunmalı?

OED’lerin bulundurulması gereken başlıca mekanlar şu şekildedir: kalabalık yerler (kamu binaları, havaalanları, alışveriş merkezleri, okullar, siteler, iş merkezleri), ani kalp durmasına sebep olan durumların yaşanma ihtimalinin yüksek olduğu mekanlar (spor merkezleri, yüzme havuzları, fabrikalar) ile ambulansın hastaya kısa sürede ulaşamayacağı mekanlar (gemiler, tekneler, şehirden uzak iş ve yaşam merkezleri).

Avrupa ve ABD’de OED’ler

OED’lerin kalp krizi ve ani kalp durması vakalarında hastanın yaşama döndürülmesinde gösterdiği büyük başarı sonucunda ABD başta olmak üzere batı ülkelerinde OED cihazlarının yaygınlaştırılması konusunda yasal düzenlemeler yapılmıştır. Bu ülkelerde başta havaalanları, okullar, ulaşım araçları, alışveriş merkezleri, fabrikalar olmak üzere insanların toplu olarak bulundukları yerlerde OED cihazları bulunmaktadır.

ABD’nin hemen hemen tüm eyaletlerinde OED’ler hakkında yasal düzenlemeler mevcuttur. Bu düzenlemeler ile ya OED’lerin yaygınlığının arttırılması tavsiye edilmekte ya da okul, diş hekimi muayenehanesi, stadyum, spor merkezleri vb. çeşitli mekanlarda bulundurulması zorunlu kılınmaktadır. Örneğin şu an New York’ta tüm okullarda, Washington’da diş hekimi muayenehanelerinde OED bulundurulması zorunludur.

ABD İş Sağlığı ve Güvenliği Dairesi, OED’lerin çalışma alanları ve iş yerlerinde bulundurulmasını teşvik ve tavsiye etmektedir. Bu konuda çeşitli kampanyalar yürütmekte, bilgilendirici belgeler yayınlamaktadır.

Türkiye’de OED’ler

OED’ler henüz ülkemizde yaygın değildir. Sivil toplum kuruluşları ve tıp otoritelerinin de desteğiyle; OED’ler hakkında yasal çalışmalar başlatılmıştır. Türk Kalp Vakfı ve Türk Kardiyoloji Derneği gibi önemli kuruluşlar bu cihazların bulundurulmasını tavsiye etmekte ve yaygınlaşması için çalışmalar yürütmektedir.

Ülkemizde de OED’lerin yaygınlaştırılması konusunda yasa düzenleyici kurumlara önemli görev düşmektedir. Bu cihazların bulundurulması gereken yerlerin belirlenmesi ve bunun bir yeterlilik kriteri haline getirilmesi ile OED’ler yaygınlaşacak ve şüphesiz bir çok hayat kurtarılabilecektir.